Читайте только на Литрес

Kitap dosya olarak indirilemez ancak uygulamamız üzerinden veya online olarak web sitemizden okunabilir.

Kitabı oku: «Rus Şiiri Antolojisi», sayfa 3

Yazı tipi:

ПЕСНЯ

 
Мой друг, хранитель-ангел мой,
О ты, с которой нет сравненья,
Люблю тебя, дышу тобой;
Но где для страсти выраженья?
Во всех природы красотах
Твой образ милый я встречаю;
Прелестных вижу – в их чертах
Одну тебя воображаю.
 
 
Беру перо – им начертать
Могу лишь имя незабвенной;
Одну тебя лишь прославлять
Могу на лире восхищенной:
С тобой, один, вблизи, вдали,
Тебя любить – одна мне радость;
Ты мне все блага на земли;
Ты сердцу жизнь, ты жизни сладость.
 
 
В пустыне, в шуме в городском
Одной тебе внимать мечтаю;
Твой образ – забываясь сном,
С последней мыслию сливаю;
Приятный звук твоих речей
Со мной во сне не расстается;
Проснусь – и ты в душе моей
Скорей, чем день очам коснется.
 
 
Ах! мне ль разлуку знать с тобой?
Ты всюду спутник мой незримый;
Молчишь – мне взор понятен твой,
Для всех других неизъяснимый;
Я в сердце твой приемлю глас;
Я пью любовь в твоем дыханье…
Восторги, кто постигнет вас,
Тебя, души очарованье?
 

ŞARKI

 
Ey sevgilim, koruyucu meleğim,
Benzersizdir bu güzellik, sendeki,
Uğrunda habire yanan benliğim
Aşkını sözlere nasıl döksün ki?
Koca doğa seni övüp şükretsin –
İzlerini görüyorum her yönde,
Baş döndüren cazibeye sahipsin
Güzelliğin en güzeli yüzünde.
 
 
Kalemim adını yazar sadece
Senin eşsiz, unutulmaz adını;
Lirim de tutkunla inler gün gece
Ey ömrümün en şahane kadını –
Yakında da olsan, uzağımda da.
Seni sevmek – sevinçlerin sevinci,
Sen ki, benim her şeyimsin dünyada:
Ömrümün canısın, canımın içi.
 
 
Kentin sükûtu da, şamatası da
Bana hep sesini aratır senin;
Her gece uykumun rüya faslında
Endamın – tacıdır fikirlerimin.
Sesini duyarım, mucize gibi,
Bana can alıcı şeyler söyleyen;
Senle dolu hissederim kendimi
Uyanınca sabah, şafaktan erken.
 
 
Ah, nasıl yaşarım ben senden uzak?
Sen benim tanrısal ciğerparemsin.
Suskun konuşmanı dünyada ancak
Anlayan tek kişi benim, bilirsin.
O sessiz ses, içimdedir her zaman,
Aşkımın sihridir onun soluğu…
Ürpert beni, ey bitimsiz heyecan,
Onun cemalini ruhuma doku.
 
 
Тобой и для одной тебя
Живу и жизнью наслаждаюсь;
Тобою чувствую себя;
В тебе природе удивляюсь.
И с чем мне жребий мой сравнить?
Чего желать в толь сладкой доле?
Любовь мне жизнь – ах! я любить
Еще стократ желал бы боле.
 
1808

ЦВЕТОК

Романс
 
Минутная краса полей,
Цветок увядший, одинокой,
Лишён ты прелести своей
Рукою осени жестокой.
 
 
Увы! нам тот же дан удел,
И тот же рок нас угнетает:
С тебя листочек облетел -
От нас веселье отлетает.
 
 
Отъемлет каждый день у нас
Или мечту, иль наслажденье.
И каждый разрушает час
Драгое сердцу заблужденье.
 
 
Смотри… очарованья нет;
Звезда надежды угасает…
Увы! кто скажет: жизнь иль цвет
Быстрее в мире исчезает?
 
1811
 
Ben senle ve senin için varım hep
Yaşamaktan haz duyarım böylece
Yalnız sensin beni ben yapan sebep
Ve tüm doğa sende birleşmiş bence.
Daha güzel kader nasıl düşlenir?
Bundan daha tatlı bir şey olur mu?
Benim için yaşam sevda demektir
Ve ben yüzlerce kez isterim onu.
 
1808

ÇİÇEK

(Romans)
 
Ey, kırların güzelliği,
Küs çiçek, sen, sen değilsin,
Zalim güzün hoyrat eli
Cazibeni çalmış senin.
 
 
Bizim sonumuz da aynı!
Heyhat, kader çok zalimdir:
Yakar senin yaprağını,
Bizden sevinci eksiltir.
 
 
Her geçen gün içimizde
Hayal, istek… söner bir bir,
Ama yok olurken bile
Kalp aldanış içindedir.
 
 
Tansık, gizem… hepsi düştür;
Umut yıldız gibi kayar…
Heyhat! Çiçek, ya da ömür
Hızla nasıl kaybolurlar?
 
1811

ПЕСНЯ

 
Кольцо души девицы
Я в море уронил:
С моим кольцом я счастье
Земное погубил.
 
 
Мне, дав его, сказала:
"Носи, не забывай;
Пока твое колечко,
Меня своей считай!"
 
 
Не в добрый час я невод
Стал в море полоскать;
Колько юркнуло в воду;
Искал… но где сыскать?!
 
 
С тех пор мы как чужие,
Приду к ней – не глядит,
С тех пор мое веселье
На дне морском лежит.
 
 
О, ветер полуночный,
Проснися! будь мне друг!
Схвати со дна колечко
И выкати на луг.
 
 
Вчера ей жалко стало,
Нашла меня в слезах,
И что-то, как бывало,
Зажглось у ней в глазах.
 

ŞARKI

 
Ben nişan yüzüğümü
Suya düşürdüğüm gün
Sevinçten ve gülüşten
Yoksun kaldım büsbütün.
 
 
Onu veren sevgilim:
“Taşı, dedi, gönlünce,
Ben seninim, sen onu
Taşıdığın sürece.”
 
 
Uğursuz bir saatte
Denizde yıkanırken,
Yüzüğüm battı suya
Ki bul bulabilirsen!
 
 
O günden sevgilimle
Aramız açık bizim.
Yüzük gibi neşem de
Dibindedir denizin.
 
 
Ey, gece esen rüzgâr,
Gerçek dostumsan eğer,
Çıkarıp yüzüğümü
Gel, çayırda bana ver.
 
 
Nişanlım bugün yine
Üzgün geldi yanıma,
Bakışı bu kez sanki
Isı verdi kanıma.
 
 
Ко мне подсела с лаской,
Мне руку подала,
И что-то ей хотелось
Сказать, но не могла.
 
 
На что твоя мне ласка,
На что мне твой привет?
Любви, любви хочу я…
Любви-то мне и нет.
 
 
Ищи, кто хочет, в море
Богатых янтарей…
А мне – мое колечко
С надеждою моей.
 
1816

НОЧЬ

 
Уже утомившийся день
Склонился в багряные воды,
Темнеют лазурные своды,
Прохладная стелется тень;
И ночь молчаливая мирно
Пошла по дороге эфирной,
И Геспер летит перед ней
С прекрасной звездою своей.
 
 
Сойди, о небесная, к нам
С волшебным твоим покрывалом,
С целебным забвенья фиалом,
Дай мира усталым сердцам.
Своим миротворным явленьем,
Своим усыпительным пеньем
Томимую душу тоской,
Как матерь дитя, успокой.
 
 
Sonra sıcacık eli
Birden elime değdi,
Bir şey diyecek oldu,
Ama söyleyemedi.
 
 
Ben şefkat ve iyilik
İstemiyorum artık!
Aşkımı arasam da
O boğuldu, ne yazık!
 
 
İsteyenler denizde
Kehribar arasınlar,
Benim tek istediğim
Yüzüğümdür – o kadar!
 
1816

GECE

 
Yorgun bir gün yönelirken
Kızıl koynuna suların,
Gölgeleri bulutların
Gökkubbeyi kaplar hemen;
Uzun yola çıkar gece
Öyle sakin ve sessizce,
Önde Zühre vardır yine
Hem de tüm gözdeleriyle.
 
 
Gel, ey göklerin güzeli,
Şık giysilerinle salın,
İlacınla acıların
Sağalt yorgun yürekleri.
O evrensel gizeminle,
Huzurlu ninnilerinle,
Çocuklarca avut bizi
Şefkatli bir anne gibi.
 

ЗАМОК НА БЕРЕГУ МОРЯ

 
"Ты видел ли замок на бреге морском?
Играют, сияют над ним облака;
Лазурное море прекрасно кругом".
 
 
"Я замок тот видел на бреге морском;
Сияла над ним одиноко луна;
Над морем клубился холодный туман".
 
 
"Шумели ль, плескали ль морские валы?
С их шумом, с их плеском сливался ли глас
Веселого пенья, торжественных струн?"
 
 
"Был ветер спокоен; молчала волна;
Мне слышалась в замке печальная песнь;
Я плакал от жалобных звуков ее".
 
 
"Царя и царицу ты видел ли там?
Ты видел ли с ними их милую дочь,
Младую, как утро весеннего дня?"
 
 
"Царя и царицу я видел… Вдвоем
Безгласны, печальны сидели они;
Но милой их дочери не было там".
 
1831

DENİZ SAHİLİNDEKİ KÖŞK

 
“Deniz sahilindeki köşkü sen hiç gördün mü?
Üzerinde gümüşi bulutlar oynaşmakta;
Masmavi bir deniz kuşatmakta önünü.”
 
 
“Ben öyle bir köşk gördüm denizin kıyısında;
Kimsesiz bir ay vardı, üzerinde parlayan;
Denizi soğuk bir sis sarmıştı yumak yumak.”
 
 
“Dalgalar şarıltıyla öper miydi kumsalı?
Karışır mıydı gürültülü neşesine onların
Eğlenceli bir şarkı, coşku dolu bir keman?”
 
 
“Ne rüzgâr esiyordu, ne deniz dalgalıydı;
Köşkten acı, keder yüklü bir şarkıydı duyulan;
Ben onu dinledikçe için için ağladım.”
 
 
“Çar ile çariçeyi orda görebildin mi?
Görebildin mi küçük, sevimli kızlarını,
Bir bahar çiçeğinden daha hoş, daha körpe?”
 
 
“Çar ile çariçeyi gördüm… Ama perişan,
İkisi de acıdan taşlaşmış birer puttu;
Ama güzel kızları aralarında yoktu.”
 
1831

ПТИЧКА

Посвященное Павлу Васильевичу и Александре Васильеве Жуковским


 
Птичка летает,
Птичка играет,
Птичка поет;
Птичка летала,
Птичка играла,
Птички уж нет!
Где же ты, птичка?
Где ты, певичка?
В дальнем краю
Гнездышко вьешь ты;
Там и поешь ты
Песню свою.
 
1851

MİNİK KUŞ

Pavel Vasileviç ile Aleksandr Vasiliev Jukovski’ye adanmıştır


 
Uçan minik kuş,
Coşan minik kuş,
Minik kuş – içli, yanık…
Uçtu minik kuş,
Coştu minik kuş,
Minik kuş – yok artık!
Ey, minik kuş, nerdesin?
Nerde o güzel sesin?
Belki buldun son dağı
Yuva yapmaktır işin
Orda okumak için
Kendi şarkılarını.
 

Г. А. Баумер, Кладбище, 1881.

G. A. Baumer, Mezarlık, 1881.


ДЕНИС ДАВЬІДОВ

DENİS DAVİDOV

(1784 – 1839)


Bir savaş yazarı ve şair olarak bilinen Denis Vasiliyeviç Davidov, 16 Haziran 1874 tarihinde Moskova’da soylu bir ailede dünyaya geldi. Yaşamı boyu çocukluğunda (dokuz yaşındayken) efsanevi Rus komutanı A. Suvorov’la karşılaşmasını ve büyük karhamanın onun hakkında söylediği “Bu çocuk gelecekte gerçek bir asker olacak” sözlerini hiç unutmadı. Nitekim bilinçli ömrünün çok büyük bir bölümünü, 1832 yılında tümgeneral olarak ayrıldığı, askerlik hizmetine adadı.

Davidov, 1806-1808 arasında Prusya’da Fransız ve Pruslarla, 1809’da İsveçliler ve Finlerle, 1809-1810 arasında Moldova ve Balkanlar’da Osmanlılarla mertçe savaştı, 1812-1814 yılları arasında Fransızları hezimete uğratıp Paris’e dek kovalayan kahramanların ön saflarında yer aldı. Minnettar halkının bilincine onun adı, özellikle 1812 yılında Napolyon istilacılarına karşı yürüttüğü başarılı gerilla savaşıyla kazındı.

Edebiyat dünyasında Davidov’un adı ilk olarak 1803-1805 yılları arasında, elden ele dolaşan “Baş ve Ayaklar” ile “Irmak ve Ayna” başlıklı fablları, “Rüya” adlı satirik şiiri vb. el yazmalarıyla duyuldu. Şiirlerini seven birçok dekabristle (devrimci) yakın ilişkiler içinde olmasına karşın o, onların (dekabristlerin) gizli örgütüne katılmayı reddetti.

Davidov Rus edebiyatı tarihinde insan üzerinde her türlü baskıya karşı olup özgür düşünceyi önemseyen ve rindane bir yaşam yanlısı oluşuyla dikkat çeken “hussar (süvari) liriği” şiir türünün yaratıcısı olarak anılmaktadır. “Hussar Şöleni”, “Yaşlı Hussar İçin Şarkı”, “Yarı Asker”, “Borodino Ovası” vb. bu tür şiirlerin en belli başlılarındandır. Bunlardan, özellikle de 1829’da yazılmış olan sonuncusu, Rus romantik şiirinin tarihsel değere sahip en gözde örneklerinden biri olarak ün yaptı. Şairin yaratıcılığı A. Puşkin tarafından da ilgiyle karşılandı ve yüksek değere layık görüldü..

1830’lu yıllarda Davidov’un düzyazı yapıtları da övgü ve beğeniyle okundu. Bunlar arasında, A. Suvorov, N. Raevski, M. Kamenski vb. ünlü kişileri anlatanlar, özel bir yer tutmaktadır.

Ömrünün son yıllarında ünlü komutan Petr Bagration’un kemiklerini, öldüğü yerden (Semenovsko) getirtip Borodino’ya gömmek için çok uğraş verdiyse de, bu nedenle düzenlenen anlamlı törene katılmak ona nasip olmadı, çünkü 22 Nisan 1839’da aniden bu dünyadan göçtü.

МУДРОСТЬ

Анакреонтическая ода
 
Мы недавно от печали,
Лиза, я да Купидон,
По бокалу осушали
И просили Мудрость вон.
 
 
"Детушки, поберегитесь!-
Говорила Мудрость нам.-
Пить не должно; воздержитесь:
Этот сок опасен вам".
 
 
"Бабушка!– сказал плутишка.-
Твой совет законом мне.
Я – послушливый мальчишка,
Но… вот капелька тебе,-
 
 
Выпей!"– Бабушка напрасно
Отговаривалась пить.
Как откажешь? Бог прекрасной
Так искусен говорить.
 
 
Выпила и нам твердила
О воздержности в вине;
Еще выпив, попросила,
Что осталося на дне.
 
 
И старушка зашаталась,
Не нашедши больше слов;
Зашатавшись, спотыкалась,
Опираясь на Любовь.
 
1807

HİKMET

Anakreon Havasında Bir Kaside
 
Geçende biz acıdaşlar:
Liza, Kupidon, bir de ben,
İçtik ta sabaha kadar
Dersler alarak Hikmet’ten.
 
 
“Yavrularım, dinleyiniz!-
Dedi bize Hikmet Nine.-
Bu mereti içmeyiniz,
O bir felakettir size.”
 
 
“Nine! -dedim şaka yollu-
Öğüdün kuraldır bana.
Öğrencin olduğum doğru,
Ama… sen de bir tatsana,
 
 
Ha şerefe!” – Nine, önce
İçmeyi reddetse bile,
İçti o, kulak verince
Rabbin güzel sözlerine.
 
 
Sonra şarap içmedeki
Ölçüden bahsetti Nine;
Son damlayı da tüketti
Kristal bardağın dibinde.
 
 
Ve sallandı yaşlı kadın,
Konuşmadı daha fazla
Desteği her sallananın
Ancak Aşk’tır bu dünyada.
 
1807

ПОЭТИЧЕСКАЯ ЖЕНЩИНА

 
Что она?– Порыв, смятенье,
И холодность, и восторг,
И отпор, и увлеченье,
Смех и слезы, черт и бог,
Пыл полуденного лета,
Урагана красота,
Исступленного поэта
Беспокойная мечта!
С нею дружба – упоенье…
Но спаси, создатель, с ней
От любовного сношенья
И таинственных связей!
Огненна, славолюбива;
Я ручаюсь, что она
Неотвязчива, ревнива,
Как законная жена!
 
1816

ГЕНЕРАЛАМ, ТАНЦУЮЩИМ НА БАЛЕ ПРИ ОТЪЕЗДЕ МОЕМ НА ВОЙНУ 1826 ГОДА

 
Мы несем едино бремя;
Только жребий наш иной:
Вы оставлены на племя,
Я назначен на убой.
 
1826

ŞAİRANE KADIN

 
O kim mi? – Cürettir, belki şaşkınlık,
Hem soğukluktur o, hem de heyecan,
Hem itici güçtür, hem bağımlılık
Gülüş ve gözyaşı, Tanrı ve şeytan,
Yazın sıcağını emmiş bedeni
Savrulup güzellik fırtınasında
Pişirmiş şairin hayallerini
Huzursuz ruhunun ihtirasında!
Ona yakınlaşmak – esrimek demek…
Tanrı yasağıydı yaklaşmak ona,
Âşık olup bir de koynuna girmek,
Tutulmak gizemli tuzaklarına!
Ben diyorum ki o, benim gözümde
Müthiş ateşlidir, şan delisidir;
Dayatmacıdır ve kıskançtır hem de
O, tıpkı, her helal kadın gibidir.
 
1816

1826’DA BEN SAVAŞA GİDERKEN BALODA DANS EDEN GENERALLER

 
Aynı yükün altındayken hepimiz;
Tek yazgılarımız farklı besbelli:
Genç kuşaklar için korunurken siz
Cenkte boğazlanmak bekliyor beni.
 
1826
* * *
 
О, кто, скажи ты мне, кто ты,
Виновница моей мучительной мечты?
Скажи мне, кто же ты?– Мой ангел ли хранитель
       Иль злобный гений-разрушитель
Всех радостей моих?– Не знаю, но я твой!
Ты смяла на главе венок мой боевой,’
Ты из души моей изгнала жажду славы,
И грезы гордые, и думы величавы.
Я не хочу войны, я разлюбил войну, -
Я в мыслях, я в душе храню тебя одну.
Ты сердцу моему нужна для трепетанья,
Как свет очам моим, как воздух для дыханья.
Ах! чтоб без трепета, без ропота терпеть
Разгневанной судьбы и грозы и волненья,
Мне надо на тебя глядеть, всегда глядеть,
Глядеть без устали, как на звезду спасенья!
     Уходишь ты – и за тобою вслед
              Стремится мысль, душа несется,
              И стынет кровь, и жизни нет!..
Но только что во мне твой шорох отзовется,
Я жизни чувствую прилив, я вижу свет,
И возвращается душа, и сердце бьется!..
 
1834
* * *
 
Я вас люблю так, как любить вас должно:
Наперекор судьбы и сплетней городских,
Наперекор, быть может, вас самих,
Томящих жизнь мою жестоко и безбожно.
 
* * *
 
Söyle bana acep kimsin sen,
Ey benim düşlerimi kasavete çeviren?
Kimsin sen? Koruyucu meleğim misin benim,
                  Yoksa dâhi bir ucubenin
Hıncı mısın neşemi boğan? Bilmeden taptım.
Ama sen cenk tacımı ayak altına attın
Ve kovdun ruhumdaki şan şöhret hevesini,
O mağrur hülyaları, o yücelik hissini.
Büsbütün nefret ettim savaştan ve cüretten
Kanımda ve aklımda bir sen varsın, yalnız sen.
Sırf senin’çin atıyor bu yüreğim, bilesin,
Sen gözümde ışıksın, sen aldığım nefessin.
Ah, yıkılmamam için baskısı karşısında
Öfkeli kör talihin, coşkulu isteklerin,
Bir kurtuluş yıldızı gibi görüp aslında
Gece gündüz yüzüne bakmalıyım ben senin!
                  Oysa gidiyorsun – senin peşinden
                  Ruhum da, fikrim de çekiliyorlar,
                  Kanım donup yaşam duruyor derken
Fısıltını duyunca bir yankı gibi tekrar,
Var olma duygusunu yaşıyorum derinden
Ve canlanan kalbimde sıklaşıyor atışlar.
 
1834
* * *
 
Gerektiği şekilde seviyorum sizi ben
Tüm dedikodulara, bahtın fendine inat,
Üstelik, belki sizin kendinize de inat,
Günlerimi zalimce karartmanıza rağmen.
 
 
Я вас люблю,– не оттого, что вы
Прекрасней всех, что стан ваш негой дышит,
Уста роскошствуют и взор Востоком пышет,
Что вы – поэзия от ног до головы!
 
 
Я вас люблю без страха, опасенья
Ни неба, ни земли, ни Пензы, ни Москвы, -
Я мог бы вас любить глухим, лишенным зренья…
Я вас люблю затем, что это – вы!
 
 
На право вас любить не прибегу к пашпорту
Иссохших завистью жеманниц отставных:
Давно с почтением я умоляю их
Не заниматься мной и убираться к черту!
 
1834

ВАЛЬС

Ев. Д. З…ой


 
Кипит поток в дубраве шумной
И мчится скачущей волной,
И катит в ярости безумной
Песок и камень вековой.
Но, покорен красой невольно,
Колышет ласково поток
Слетевший с берега на волны
Весенний, розовый листок.
Так бурей вальса не сокрыта,
Так от толпы отличена,
Летит воздушна и стройна
Моя любовь, моя харита,
 
 
Dudaklarınız için değildir sevgim size
O cennetlik dudaklar için, titreyen tir tir;
Ne de şafaklar saçan eşsiz gözlerinize,
Sizi sevmem – şiiri sizde görmem demektir.
 
 
Ben sizi sakıncasız, korkusuz seviyorum
Yerden, gökten, Penza’dan ve hatta Moskova’dan,
Kör de olsam, sağır da, seveceğim diyorum,
Çünkü siz bıkmadınız hep kendiniz olmaktan.
 
 
Ben sizi seviyorum asla taviz vermeden
Nice bencil kızlara hasislikten çatlayan,
Onlara bizi rahat bıraksınlar dedim ben,
Ve gidip belasını bulsunlar kör şeytandan.
 
1934

VALS

Ev. D. Z.’ye


 
Meşelik içinde çağlayan ırmak
Dalga dalga şafak aydınlığında
Koşuyor delice, hınçla saçarak
Taşlarla kumları iki yanına.
Sonra sanki güzelliğin tutsağı
Gibi birden duraksıyor, tertemiz,
Bağrında bir nisan gülü yaprağı
Sallanmakta gülümseyip sebepsiz.
Kalabalıklardan, gözlerden uzak
Bu güzelim valse gıpta ederek
Ah, benim aşkım da, göksel ve ak pak,
Uçuyor en güzel meleklere denk –
 
 
Виновница тоски моей,
Моих мечтаний, вдохновений,
И поэтических волнений,
И поэтических страстей!
 
1834

ВЫЗДОРОВЛЕНИЕ

 
Прошла борьба моих страстей,
Болезнь души моей мятежной,
И призрак пламенных ночей
Неотразимый, неизбежный,
И милые тревоги милых дней,
И языка несвязный лепет,
И сердца судорожный трепет,
И смерть и жизнь при встрече с ней…
Исчезло все!– Покой желанный
У изголовия сидит…
Но каплет кровь еще из раны,
И грудь усталая и ноет и болит!
 
1836
 
O ki, tek suçlusu üzgün halimin,
Düşlerimin, hırslarımın nedeni;
O ki, esin kaynağıdır kalbimin,
Şiir sevdasıyla yandıran beni!
 
1834

SAĞALMA

 
Bitti eski hırslarımın coşkusu
Yaralı ve azgın ruhumda benim,
Yok artık belirsiz öcü korkusu
Nefesi ateşli o gecelerin,
Ne tatlı günlerin tatlı telaşı,
Ne kem küm edişi dolaşan dilin
Ne çılgınca çırpınışı kalbimin
Ne onun’çin ölmek her adım başı…
Her şey bitti artık! – Beklenen rahat
Başımın ucuna oturmuş bile…
Yaralarım hâlâ kanıyor fakat
Ve sol göğsüm hep acılar içinde!
 
1836

AЛЕКСАНДР ПУШКИН

ALEKSANDR PUŞKİN

(1799 – 1837)


Rus edebi dilinin yaratıcısı, dâhi şair, yazar ve dramaturg Aleksandr Sergeyeviç Puşkin, 26 Mayıs 1799’da Moskova’da soylu bir ailede dünyaya geldi. 1811-1817 yılları arasında Tsarsko Selo Lise’sinde okudu. Daha o zaman yazdığı 120 civarında şiirle güçlü yeteneğini topluma kabul ettirdi.

Liseden sonra Petersburg’a yerleşip mülkiye memurluğu yaptığı yıllarda (1818-1820) “Yeşil Lamba” adlı edebiyatçılar derneğine katıldı ve yazmış olduğu Ruslan ile Lyudmila adlı lirik poemiyle yeni Rus şiirini başlatmış oldu. Bazı siyasi içerikli şiirleri ve epigramlarından dolayı sürüldüğü Kişinev ve Odesa’da (1820-1824) Kafkasya Tutsağı, Bahçesaray Çeşmesi vb. yapıtlarını kaleme aldı.

1824 yılında görevden alınarak Mihaylovskoe’ye bağlı Pskov’da bulunan dede malikânesinde göz altında tutuldu. Orada Yevgeni Onegin manzum romanı üzerinde çalışmaya başladı, aynı zamanda bir yandan da Çingeneler ve Kont Nulin adlı destanları, Boris Godunov başlıkı tiyatro oyunu gibi çeşitli yapıtlar üzerinde çalıştı. Dekabristlerle çok yakın ilişkiler içinde olmasına karşın onların ortamına girmedi ve 14 aralık 1825’te başlattıkları ayaklanmaya katılmadı. Çar I. Nikolay onu affetti ve özel olarak kendi gözetimi altına aldı. Puşkin’in, Rusya’da yapılması gereken reformlarla ilgili çarın hazırlamış olduğu Halkın Eğitimi Hakkında başlıklı yazısını hedef alan Sekizlikler (“İyilikler Umuduyla”) şiiri de hiçbir işe yaramadı. 1827-1828 yıllarında yazılan Andrey Şenye adlı şiir ile Gavriilyada (Cebrailname) adlı lirik poeminden sonra şair yeniden gizlice izlenmeye alındı.

1831’de zamanının seçkin güzellerinden Nataliya N. Gonçarova ile evlendi. Ardından da Yevgeni Onegin bitirildi ve Biyelkin’in Hikâyeleri, Yüzbaşının Kızı, Bakır Süvari, Maça Kızı vb. yeni kitaplar da yazıldı.

Evlendikten sonra Puşkin’e Çar Petro ile Pugaçev’in tarihlerini inceleyebilmesi için eski işyerindeki devlet arşivinde çalışma hakkı verildi. Derin bir tarih sezisine sahip olan şair 18. Yüzyıl Rus Tarihiyle İlgili Notlar, Poltava, Büyük Petro’nun Arabı vb. yapıtlarında şematik yorumlara mesafeli durarak, “söz konusu çağı tüm gerçekliğiyle” yansıtmaya özen gösterdi. Böylece o, Rusya tarihi uzmanı A. L. Şapiro’nun “Şair kaleminin dokunduğu her tarihsel olgu, tüm canlılığı, parlaklığı, inandırıcılığı ve gelişme sürecindeki tüm benzersizliği ve karmaşıklığı ile gözlerimizin önünde canlandırılır” sözlerini haklı çıkardı.

1833 yılında Puşkin şairlik şanına yakışmayan düşük bir unvanla asiller topluluğuna alındı. 1836’da Sovremennik (Çağdaş) dergisiyle Literaturnoy gazetıy (Edebiyat Gazetesi) adlı gazetenin yayımcılığını yapsa da maddi sıkıntılardan bir türlü kurtulamadı.

Petersburg sosyetesinin ünlü şairi çekemeyen gözü dönmüş düşmanları, eşi Nataliya’nın bir yandan Çar I. Nikolay ile yakın olduduğunu, öte yandan Fransız asıllı subay d’Anthes’in de ona kur yaptığını ağızbirliği etmişçesine her yerde dillendirerek, şairin gururuyla oynamak istediler. Kişilik onurunu korumak amacıyla şair, d’Anthes’i düelloya çağırmak zorunda kaldı. Ne ki 27 Ocak 1837 tarihinde, Çernoy Reçke denen yerde gerçekleşen düelloda, Puşkin ağır bir şekilde yaralandı ve iki gün sonra yaşama gözlerini yumdu. Tıpkı V. Jukovski’nin dediği gibi “Rus şiirinin güneşi battı”.

К ***

 
Не спрашивай, зачем унылой думой
Среди забав я часто омрачен,
Зачем на все подъемлю взор угрюмый,
Зачем не мил мне сладкой жизни сон;
 
 
Не спрашивай, зачем душой остылой
Я разлюбил веселую любовь
И никого не называю милой
Кто раз любил, уж не полюбит вновь;
 
 
Кто счастье знал, уж не узнает счастья.
На краткий миг блаженство нам дано:
От юности, от нег и сладострастья
Останется уныние одно…
 
1817
₺100,35

Türler ve etiketler

Yaş sınırı:
0+
Litres'teki yayın tarihi:
01 ağustos 2023
Hacim:
412 s. 54 illüstrasyon
ISBN:
978-625-6981-95-9
Yayıncı:
Telif hakkı:
Elips Kitap
Metin
Ortalama puan 0, 0 oylamaya göre